gördüğümden biliyorum
sizi de baktırırlar bir gün
ağız tadın bozulur, zehrolur
su yüzüne çıkar gerçekler
bu sözlerim söz değildir keza
kendimden biliyorum.

ölü sokaklardan geçersiniz
arada bir selam verirsiniz
saçların dağılır, göksünde bir yumruk
ayaklar başına buyruk
küçük bahaneler bulursunuz avutsun diye
infilak edine kadar
kaybetmedim yalanına inanırsınız.

gülle gibi iner metruk yanlızlık
bir suçlu ararsınız, sizi mahkum eden
sisler içinden görürsünüz, veda ettiklerinizi
duygusalllık yer içinizi
Hassas bir hal aldığınızda.

yürürsünüz laf pazarına doğru
içinizi ısıtmaz kalabalıklar
dönersiniz çıktığınız yere
aç karnınızla yiyeceklere bakarsınız
canınız hiçbirşey çekmez sigaradan başka
komşularından yayılan yemek kokuları bile
cezbetmez açlığınızı.

soğuk şubat gecelerinde
içinize kar yağar
zulandan ömrüne kefaret verirsin
küçük sevinçler ararsın
sicili bozuk günler avutmaz
sindirimi zordur gerilirsin
yükseğe astıkların düştüğünd
bazen üzülür, bazen sevinirsin..



Mustafa Yaman
26 şubat 2020