KALPLİ KAHVE
Merhaba sevgili,
Dün akşam üstü saatleriydi, Güneş batmak üzere,kızıllığını denizin üzerine sermiş durumdaydı. Etrafımdaki herşey susmuş,kuşlar ötüşüp doğayı dinliyorlardı. Oturdum sahilde bir bank kenarına. Uzun uzun denize baktım. Sonra sol tarafıma döndüm,yanım bomboştu. Hatırlıyor musun sevgili , Bizim bir yerimiz vardı. Birisi sağ ve diğeri sol tarafa bakan bir ağacın önünde iki kişilik oturma yeri, İşte ben tam da ordayım. Tek fark var. Ağaçlar mı ? Yok yok ağaçlar yerinde duruyor. Çok mu umursadın,merak ettin ? Tamam söyleyim SEN yoksun. Gözlerim doluyor sevdiğim,canım acıyor Hakettim mi sevilmemeyi,umursanmayışları. Umudum,yaşam sebebim,kendimi iyi hissedişlerimdin sen. Başımı göğsüne yaslayıp,gözlerimi kapatıp seni hissetmek, Sende ki beni görmek miydi suçum ? Seni dinlemek sevmek miydi yoksa. Peki peki çok uzatmıcam sevgili. Umursamıyorum artık bende seni. Artık tek kendi ruhumu dinliyorum seni değil. Kimseyi sevmiyorum da artık, Sevilmeyince ağır oluyor kaldırmıyor yüreğim. Bir gün dönmek istersen bilmeni isterim ben yokum. Nerde bulabilirsin biliyor musun ? Beraber baktığımız ağaçların arasındaki ya ateş böceklerinin arasında Ya o hiç içemediğimiz bir yudum Kalpli kahve ’ de. Ya da rengarenk balonlara . Yazan :ÖZLEM AYDİNÇ |