BİR AKŞAM DAHA
Ulaşır mı bilmem, özlem sabaha
Yine sensiz geçti, bir akşam daha Bu ne inceliktir, bu nasıl bâha Bütün özlemlerim kalkarken şaha Yine sensiz geçti, bir akşam daha Bu gönül ki seni, sevdi bir kere Tanırmı sanırsın, yasa ve töre Sen de geleceksin, dediğim yere Bak işte şuraya, yazdım ben aha Yine sensiz geçti, bir akşam daha Masayı kurdum da, mumları yaktım Bel ki gelir diye, yoluna baktım Ne yazık bir tanem, senden uzaktım Bendeki bu gönül, sonsuz bir vaha Yine sensiz geçti, bir akşam daha Ey eşsiz sevgili sen yokmusun sen Ne haldeyim sensiz bir bilebilsen Bu akşamdan ise, umutluydum ben Yine vuslat kaldı, ah ile vah’a Yine sensiz geçti, bir akşam daha Kapıldık bizler de, aşk havasına Şarkı da muhayyer, ve nevasına Tüm canlılar döndü, ev, yuvasına Hasret ki her zaman, zarardır ruha Yine sensiz geçti, bir akşam daha Göneş aştı, kızıllıklar gittiler Sevilenler her dem, gözde tüttüler Sonrasında herkes, gidip yattılar Bizler de ihtiyaç, duyarız gaha Yine sensiz geçti, bir akşam daha Aşkların da ecri, elbet çok olur Derler ki arayan, elbette bulur Bir yel esse, deli gönül savrulur Dilini tut gönül, sokma günaha Yine sensiz geçti, bir akşam daha Sadık DAĞDEVİREN Aşık Lüzumsuz ETEK YAZILARI BÂHA: Osmanlıca’da yazılışı: bâha. Kıymet, değer, paha. Fazilet, süs, pırıltı. Alışma, dadanma. Suyun derin yeri. Güzellik, zariflik. Ev ortası. Üstünlük. Bedel. AHA: İşte.Bildirme ünlemi VAHA: Çölde görülen yeşiilk su olan alan VAH: Bir şeyin gerçekleşmemesi, beklenenin olmaması GAH: Bazı bazı, yer yer, kimi zaman ECRİ: Karşılığı, sevabı |
tebrik ediyorum gönlülden saygılarımla.