Ahhh Albenisi Güzel Dünya Ahhh
Ahhh albenisi güzel dünya ahhh
Bir kez daha zalimliğine şahit oldum. Yüzde yüz güvendiğim dağlara, lapa lapa karları yağdırdın. Tutunacak dal bırakmadın bende! Dümdüz yollarımı sarpa sardın! Omzumdaki barlarımı kat be kat artırdın. İki büklüm etmişsin beni. Yetmezmiş gibi hala üzerime üzerime geliyorsun. Ne istiyorsun ben gibi birinden? Yorulduğum çok uzaklardan belli olduğu halde, Yaman olan hal ve ahvalimi görmek istemiyorsun. Ne yaptıysam sana yaranamadım yaranamıyorum. Binmişsin rahvan atlara ha bire kovalıyorsun beni. Koşmaktan bitap düşmüşüm. Çarnaçar olmuşum. Kalmışım soluk soluğa. Baharlarımı etmişsin kış! En şatır güvercinlerimi bile, uçurtmuşsun yuvasından! Gölgesinde serinlediğim, ağaçlarımı da kurutmuşsun! Hısımları hasım etmişsin! Uzun kış gecelerinde, hasret bırakmışsın şirin uykulara! Fikri güzel, gönlü güzellere sevdalı gözlerim, olmuş mahmur Hasbihal edebileceğim dostlarımı da küstürmüşsün bana Ahhh albenisi güzel dünya ahhh Hakkımı helal etmiyorum sana! Zira zalimliğin her türlüsünü, yaşatıyorsun bana! İçten gülmelere, mahrum etmişsin beni! Suratımdan düşen, sanki bin parça. Bülbül misali şakıyan dilimi, etmişsin lal! Aşkın ateşten gömleğini, giydirmişsin bana! Avareler misali dolaştırıyorsun beni sokak sokak! Kendi sılamda muhacirim. Duygularım darmadağın olmuş. Yarına dair pespembe umutlarım, katran karasına dönmüş. Bana bu yaptıkların, hangi mezhepte, hangi dinde var? Bana geldiğinde daima işin kolayına kaçıyorsun. Bugünün işinin yarına bırakıyorsun! İpe un seviyorsun! Gözlerimin içine baka baka beni mahirce kandırıyorsun! Dostlarımın içinde beni mahcup etmek için, Elinden gelen her gayret ve çabayı gösteriyorsun Uhuvvet fidanlarını ektiriyor, ama can suyunu verdirmiyorsun! Bereketli gönül tarlalarımı, nadasa bırakmıyor, çoraklaştırıyorsun! Rengârenk Muhammedi gül bahçelerinde, dolaştırıyor ama koklatmıyorsun! Yalvarıp yakardığım halde, düşmüyorsun yakamadan! Sevda yollarında bırakmışsın, beni nefes nefese! Sesim soluğum kesilmiş! Betim benzim çekilmiş! Ahhh albenisi güzel dünya Ahhh! Mutlulukların her türlüsünü almışsın benden! Didelerimi hep yaşlı bırakıyorsun! Beni bana küstürmüş, beni benden alıyorsun! Gümbür gümbür akan, sevda pınarlarından, Yanan bağrımın, hararetini gidermiyorsun! Irgat edip, karın tokluğuna çalıştırıyor! Boncuk boncuk terleyen, alnımın terini silmiyorsun! Benden ne istediğini, mert ve babayiğitler gibi söylesen olmaz mı? Beni yerden yere vurman ne anlamına geliyor? Uğraşacağın başkaları yok mu? Yetmez mi iki yakamı bir araya getirmemen? Yetmez mi bana menzil murat aldırmaman? Yetmez mi bana varlıklar içinde yoklukları çektirmen? Yetmez mi en içten naraları attırman? Yetmez mi en manidar en uzun aşk şiirleri yazdırman? Dillerden düşmeyen güç ve takatim, ha bitti ha bitecek En sevdiğim türküleri bile, söyleyemiyorum artık. Yorgunluklarım, her geçen ziyadeleşiyor! Başımı dizlerine koyup, şekerleme yapabileceğim, Neşe ve üzüntülerimi paylaştığım, Dertleşebileceğim,bir sevgilim de yok! Çok acımız ve o kadar da gaddarsın! Benim perişanlığım, senin hoşuna gidiyor! Gel ya barışalım, birbirimizle uğraşmaktan vaz geçelim! Ya da en şiddetli düşmanlığı gönül duvarlarına kazıyalım! Ama sen buna da yanaşmıyorsun! Senin yaptıklarına şaşmamak mümkün değil! Ben seni ve bana yaptıklarını affetmiyorum! Ve bu emanet can bu tende durdukça da affetmeyeceğim Seni her şeye kadir olan, Yerin göğün ve din gününün sahibine havale ediyorum Bu dünyada hakkımı alamazsam da Mahşerde fazlasıyla alacağımdan hiç mi hiç şüphem yok. Mahşerde görüşmek dilek ve temennisiyle… 06/Ocak/2020 |
Şahane bir şiir inşa edilmiş…
Şiiri beğenerek okudum...
yüreğine emeğine sağlık…
............................................. Saygı ve selamlar..