Doğanay Leylâ İken / Söyleşi
Bırak Ece’m dökülsün mürekkep aktığınca,
Ahûzarını çizip defter toyda eğlensin. Alev saçsın cümleler semâyı yaktığınca, Yağsın göklerden hicrân, figân bende beslensin. Bırak Ece’m çağlasın mürekkep yazdığınca... Gözlerine süzülen şerler düne gizlensin, Kim bilir feryâd ölür sen bu güne ermeden. Geç kalan şafak ve tan utansın, düşe girsin Gül ziyân sezilmeden, endâmın süzülmeden, Gözlerine sürülen şerler dünleri emsin... Kem gözler gül cismine ibretle baktığınca, Yarılsın zırhlı toprak, evren mahşere dönsün. Kıskansın Aslı, Şirin aşk bahar açtığınca, Volkan haykıran cihân ateşten ayâz örsün, Kem gözler gül ziyâna büyüler sardığınca... Sonu tadarsa ömrün kefenin beni sarsın, Kapılar kapanmadan, saçların ağarmadan En aksi güz bulutu tenhalara saklansın, Yağmurlar ıslanmadan, maviler boyanmadan Sonu yaşarsa ömrün kefenin beni alsın... Karşında bir ziyân var bak bana baktığınca. Nûr dolu cennet yüzün ibret alsın beslensin. En büyük günâhını saç bana saçtığınca, Yüklendim cehennemi zebâniler sevinsin. Karşında bir eyvâh var bak bana baktığınca... 17.10.2006 23:00:00 Yılmaz Helimergin |