YANMAYAN SİGARA
Fırtınalı bir günde,
Yolda yürüyen bir adam, Elindeki sigarası rüzgardan sönmüş, Ama o yakabilmek umuduyla, Çekiyor sigarasını içine, Ucunda ateş yok sigaranın, Boş bir umudun peşinden koşarcasına, Sigarasını yakmaya çalışıyor, Tek dostu ve can yoldaşı, Yanmayan bir sigara… Nereye gideceğini bilmiyor, Yaprak misali bir o yana, Bir bu yana savruluyor, Nerede bir kuytu yer bulsa, Oraya sığınıyor, kıvrılıyor, Kimsesiz, çaresiz ve yapayalnız, Tek arkadaşı, tek varlığı, Elindeki yanmayan sigara… Herkes ona kötü davranıyor, Onu sevmiyor, onu istemiyor, İteliyor, kakalıyor hatta dövüyor, Ama o adam hiçbir şeyi düşünmüyor, Kimseye kızmıyor, kızamıyor, Yaratılanı seviyor yaratandan ötürü, O adamın tek derdi, Elindeki yanmayan sigara… O adam, dağ gibi babayiğit, Ne fırtınalar, ne yağmurlar gördü, kim bilir, Ama hala yıkılmamış, yılmamış, Hala mücadelesine devam ediyor, Bu dünyada kendini bir şey zanneden, İki paralık insanlara boyun eğmeden, Herkese kafa tutarcasına, Yaşam mücadelesi veriyor, Ve çekiyor ciğerlerine, Yanmayan sigarasını… Kimse düşünmüyor onu, Neden bu halde? Niçin böyle yaşıyor? Acaba ne derdi var? Ama kimse o adamı umursamıyor, O tecrübe abidesine, O zorluklar kralının sözlerine kulak asmıyorlar, Hiç düşünmüyorlar ki, Bir gün o hale düşebileceklerini, Hiç düşünmüyorlar ki, Bir gün her şeylerini kaybedebileceklerini, Ve o insanlar, insan nedir bilmeden, Küçük dağları yaratmışçasına yaşıyorlar, Ama o adam her şeyi biliyor, Allah’tan geldiğini ve Allah’a gideceğini, Derdi de dermanı da Allah’ın verdiğini biliyor, O bilinçle yaşıyor, Ve can yoldaşı yanmayan sigaraya, Bakıyor uzun uzun sonra şöyle diyor: ‘’Sende benim gibi sona geldin…’’ |
Güzel bir şiirdi. Beğeniyle okudum. Nice şiirlere diyor, Şairimi KUTLUYORUM...