NASILETTİN HOCA (18 )
Kusura bakma ama
Nasılettin Hoca oltaya yem gibi kullandılar hepimizi. Kayık, ağ, misina,zıpkın, olta iğnesi, ulusal filolar-balıkçı gemileri, bilinçsiz tayfaları ve kullanacakları yemi -yani bizim gibileri- daha Osmanoğlu hasta iken boğazda, kazanç getiren vede balığı bol olan yerleri paylaştılar aralarında. Ama bu son Haçlı Seferi uğruna bir balina(?) sıkıştı kaldı bar-bar’ların karasularında. İşte o zaman ateşi için-için yanan havzada tüttü bir duman. Kurtarmak için bu balığı körüklediler ateşi din ile-kin ile, kazan kaynadıkça-kaynadı, ateşi söndürmek niyetine üstüne pertrol döktüler ve böylece Saddam ile Kaddafi’yi yok ettiler Kullanarak seni-beni; Doğurtarak bir İslam Devleti, parçaladılar Suriye’yi, hortlatılar Kürt Meselesi’ni, unutturdular filistini, İran’a ambargo koydular ve Ortadoğu petrollerinin üstüne kondular. Kusura bakma ama Hoca Nasılettin; Sen bu çarka sokulmuş ince bir değneksin vede olta-ucu-yem’e de çok iyi bir örneksin; "Tren dedim(*) Bu adam, yani Ata’m var ya; Senin ÖLÜ İNEK dediğin; yalnızca o yemedi oltadaki yemi Hoca Nasılettin! (*) Yana yatık/italik sözler NİSAN YAĞMURU 9-V Şiirine konu olan; Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın Rize’de büyük bir toplantıda anlattığı fıkradan alınmıştır. Şiirin tamamını lütfen okuyunuz. |