KASIM KIŞA SELAM DURMUŞ
Kasım
kaytan bıyıklarını burup öyle bir tokat attı ki güne Gökyüzünü avaz avaz inletip Bulutları tomur tomur terletti Ağaçlar mı ? Onları üryan bırakıp yapraklarını yere serdi Çil yavrusu gibi dağılan yapraklar Soluğu rüzgarın kollarında aldı. Kara kış Kara gözleriyle bir bakış fırlattı kasımpatına Kasım kasım kasılan kasımpatı Aşka gelip Tüm ihtişamıyla güz defilesi veren çiçekleriyle birlikte Kasımın koynunda buluverdi kendini. Kasım Kekremsi bir tat bırakırken toprağın tenine Telvesinde telefseyen tetiriler Boylu boyunca uzandı yamaçların yörebine Kim kastı bu garibin kaftanının kollarını Uzanamaz olmuş güneşin cebine. Son güz Sırmalı gülüşlerini nakşetti savrulan gazellerin cepkenine Kasımın geldiğini duyan bulutlar Kevek karları da atıp terkine Şafakla birlikte Kervanı katarlayıp İpek yolunu arşınlamaya başlamışlar bile. Ey şair Kasım kışa Selam durmuşsa Bırak düşünmeyi erkek mi dişi mi Akıllı mı haylaz mı kişi Tek mi kalmış çift mi canavarın dişi Yaradana bırak bilmediğin işi Bırak ilkbaharı yaz’ı Eylülü ekimi ifrit ifrit sorgulamayı Al eline kalemi kağıdı da Güneşin elveda deyip gidişine bakır rengi bir şiir yaz Eğer ki almak istiyorsan hayat denen masaldan hummalı bir haz.... 《Nafize》 2 Kasım 2019 02.22 |
Hele ŞAİRSE BİR iNSAN.
SAYGI ve SEVGİLERİMLE.