8
Yorum
28
Beğeni
4,9
Puan
1445
Okunma

kefenin
dili, rengi var mıdır söyle...
can çekişiyorken giyinmeyi bilmeyen vuslatım
ölüm bana hak mıdır, reva mıdır... söyle,
söyle çeşminazım
söyle gül ayazım,
sayfalar dolusu yaşamak varken seni
harf harf azalmak, sararmak, solmak, soluyamamak ahh…
geçsem de kendimden, geçemedikten sonra senden
sırat benim neyime, neyime söyle
ahh…
çeşminazım,
kıyısız, solungaçsız hazzı hüzün denizim gözlerinde
tanelendikçe izine kum kum kanayan dalgayım
çehresi dağılmış, sırrına nasır bağlamış aynayım
kök
vermiyor göğe artık dalım budağım
kokusuna evrilmiş iğde yanığı,
boyuna, posuna devrilmiş çınarım
kundaksız süt, kınasız ağıtım, zılgıtım
güneşime
söğüt olamadın, gölgeme servi ol
eceline karadır her aydınlık bilirsin
gelinciklense de kabrim her eksik yaşa
adım yazılmıştır, kazılmıştır artık soğuk bir taşa
ahh…
kül ayazım,
zifirin, kışın koynunda titreyen baharım
modası, cilası geçmiş ahşap bir yalnızlıkta
devrilesi boynuma aş eren urganım
kıyametin
dili, rengi var mıdır
can çekişiyorken giyinmeyi bilmeyen dudaklarım
senfonisiz ayrılık, notasız sûr olur, tarumar olur,
göç olası işgal edilememiş topraklarım
bağışla,
bağışla tanrım…
günahıma sevap katıp bir secdeye alın olamadım
aşk bildim kandım, kıblem bildim, ömrüm bildim aldandım
en çok, en çok ta ona yanarım…
ilhanaşıcıekimikibinondokuz
5.0
94% (15)
4.0
6% (1)