Zemheri
Senin kışın ben gittiğimde başlar!
... Önce, hafif hafif nabzın yavaşlar Bir suskunluk peydah olur dilinde Yolunu şaşırır kalbinin ritmi Kanın dolaşmayı keser damarlarında Ellerin üşür sonra parmak uçlarına doğru, Ellerin titrer iplik iplik Ve ayakların... Tırnakların çekilir etinden Sızlar ciğerinin öbür yarısı Bir bulut çöker gözlerine Gözlerin yağmaya başlar apansız Kederli bir ırmak olur gözlerin, Hırçın, Derin... Sonra çatısı akar yüreğinin Buz tutar gözlerindeki ırmak Mum misali ürperir dudakların Sesin boğazından geçmez, can çekişir ağzında Bakışın mermi gibi saplanır bir boşluğa Bakışın en hüzünlü çiçeği olur kışın Bir uğultu çöker kulaklarına, Seni ben tutar! Koşamazsın, Sarılamazsın!... Sonra darağacında asılır gibi asılır yüzün Yüzün yaprak yaprak sararır bir parkta Kimsesiz çocuklar uyur yüzünde, Sahipsiz köpekler, evsiz kediler Yaralı kelebekler... Kar yağar gece gündüz durmadan Bembeyaz olur yüzün Yüzün fırtınalar ağırlar, acılar kucaklar yüzün Ahh!! Yüzün ki gökyüzümdür... Senin kışın ben gittiğimde başlar! ... Küser bahçendeki hanımelleri Çam ağaçları küser, Güvercinler konmazlar pencerene, Uğur böcekleri müjde getirmez, Mavi umut balığın boğulur akvaryumda Aklın takılır düşersin, Her defasında geç kalırsın bana Ben ki kalbin kadar yakınken sana, Beni sayıklamaktan, Düşünmekten yorulursun Çocuksu gülüşümden vurulursun Papatyanın kalbinde solar düşün Uyuşur bir karıncanın ayaklarında, Ayaz vurur düşüne, Kangren olur düşün Ve orta yerinden çatlar gülüşün... ... ... ... Senin kışın ben gittiğimde başlar! S.U. Serkan Uçar 28.09.2019 |
"Benim kışım sen gittiğinde başlar" diye başlayıp o minval üzere devam etse, sanki daha anlamlı olur gibime geliyor. Bu haliyle kendimize çok şeyler vehmediyor, övünüyormuşuz ve sevgiliyi suçluyormuşuz, gibi geliyor bana.
Değerli şairin muradı da bu olabilir ve bununla çok rahat ta olabilir...
ama okuyucu olarak ben böyle algılıyorum.
Nice güzel şiirlerinizde buluşmak üzere.
Selam ve saygılar.