BÜYÜMEYİ UNUTTUM AĞLARKEN...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın ‘’Biliyorum bu şiiri sevmedin Oysa ben de sana bu şiirle Orada çok güzel bir hata var demek istedim Şiirimle şart değil artık sevgilim Bir şarkı da olur ama yeter ki ‘’hatamla sev beni!’’ (Alıntı) Önce mavi’yi sevdim ben: O ki; annemin gözlerindeki ışıkla Yâd ettiğim her rengi Sevgi makamında büyümeyi şerh düştüm ben: Ne iklimle doğan renkleri Ne de ölümün soldurabileceği bir şarkıya Öykündüm. Düş palasında hâkim olan o büyülü atmosfer Şakıyan bakir kuşların sarnıcında büyüdüm: Ellerimde ne kır çiçeği Ne ölüm Ne de öfkesi âlemin Ayrı kılmadı beni sevmekten, inanmaktan. Bir mezura ile aldım boyumun ölçüsünü Parmak uçlarımda yükseldiğim Devasa kanatlı o ölü kırlangıç Ne başına buyruk bir ömrüm oldu Ne de davetime icabet eden yaslı bir martı. Bazen özendim ölüme Sevdiklerim her terk ettiğinde Yenilmişliğime binaen Sırtlandığım özlemi ve acıyı Kıymık batar gibi saplandı sözcükler Ne yufka yüreğimde Ne solumun solmayan gülücüğünden ayrı tuttum Mısraları. Zamana yenik de düşmedim Büyümeyi unuttum ben ağlarken. Büyüttüğüm gözümde Hep ilahi sevdalar Hepsi de beşerin terennümü ile sarılı Oysaki İlahi Aşk’mış güzergâhım. Mavi turnamı kurban verdim tutuşan yangında Savrulan küllerime ne çok Anka kuşu tanıklık etti Bazen bozguna uğradığım Uğrunda sevgi masallarının Ben delişmen mizacıma asla kılıf geçirmedim: Sevdiğim kadar özgürdüm ne de olsa Sevilmeyi bile arz etmedim Kundaklanan her rengi çocuğum bildim Tıpkı acılarımla sözlendiğim o düş öncesi. Salgında ölmedim Oysaki nefretti bürüyen gözünü beşerin Bir iklimde bile yenik düşmedim Her mevsim ç/ağlasam da Yangınlarımı sel olan Naşıma eşlik eden Narin ellerinde annemin Büyütmedim gözümde yüreğimdeki kuşları Büyüttüğüm kadar ne çok insan Arşı alaya çıkan bir buluttum hepi topu Sevdamla meleklerin kucağında Nöbet tuttuğum… Ömürlük vardiyamda şiirlerle yatıp kalktım Son yılların en endamlı coşkusuna nail bir tufanla Şiir yedim şiir içtim Sevgiyi meze yaptığım Onca ucu yanık düşte Başım düşmedi de öne. Savurgan mizacımla kendimi öğüttüm Her öğüdünde evrenin Kaç öğün aç geçtim. Şiirsiz dünyaların nezdinde Ben saklı bir rüzgârdım İçindeki dağınıklığın seyrinde Yanmaya meyyal bir alev topu Sürgün edildiğim bunca acının da muhatabı. Ne suçluydum ne güçlü Sadece bir insanoğlu yolu şiirden geçen Şiir idi köprünün bir ayağı Diğer zaten sefil acılarım. Mizacımda ne nefret ne kinaye Kendimle uzlaşmak dileğimle Sevdim koca cihanı. Hatam olmasa da suçluydum Oysaki sevmek idi tek hatam Bilinmezin izini sürdüğüm ömürlük güncemde. |
Nice güzel eserlere imza atmanız dileğiyle...
Kocaman yüreğiniz hiç susmasın...
............................................... Saygı ve selamlar..