sana/sadece sana..Tufanı çağırıyorsan kirpiklerine ve dokunuyorsam hala yüreğine kırılmış taşların kaderi gibi toprak olup, savuruyorsan bir avuç, içindeki yerimi öpüp, bir çukur açıp derinlerime susuyorum.. sahi, uzun uzun cümleler kime kurabilirdiki insan. sesini hapsetmişken ciğerlerinde.. önümüz kış lirik ayazlarda üşürken aşk... Atlas bir kafiye ısıt gerdanında, düşlerine kurban edilmiş bir şiir bırakıp ardında, yağsana üstüme çığ ve sel.. en çorak yerlerimi ıslat. toprak böyle nefes alıyor sakın ol! kaygılar kayganlaştıkça bir depreme gebe kalıyor hevesler.. erozyon bu... bir ağaç ne kadar tutabilirdiki kendisini bulut/deniz çeker içine yer/ -im efsunlu şiirlerin kehanet dolu sözlerin sarkarken şimdi heryerimden. karalara bürünüyor bir kadın ve yerin soluğu çarpıyor yüzüne. saf bir gerçek kalıyor geriye dökülen herneyse. toprak, buhar ve nem ki adın şimdi ha geldi ha gelecek bir heyelan dudaklarımda.. (...) |