İstanbul Bienali.. yılaşırı teriminde gözlerim durdu yürek hızla atarken mutlu hissi beynime yollayan ışıklara hürmeten//alıntı-landım ’’en hırsız yanım böyle olsun’’ diyerek kaldırdım, tebessüm çizimli peymaneyi ve sustum bu toprağın üstünü sıyırıp altın’a kök dikmişleri unutuverdim/ sanat salında sponsor bir mavi dünya yendi koç’su duyguları// diyafram boşluğuna sakladım demediğim tümceyi 5 numaralı antrepo’da gizlendim akustiği yoktu resim ve heykellerin sevdiğimle geçen koca bir gün kıyası//barışçıl bir söz götürürdü gönüllere gülümseyerek arz-ı ekoloji endamına eylül yakıştı yakasında tarif’siz bir sarıydı kırılmış hüzün yaprakları heyhat kere karamsardı sanatçı dünya//Pasifik’te 7.kıta eseri atfında el yapımı Plâstik yığını insanlara tüketim davranışı körpeydi obez eskizleri yerken resimler ayaküstü tuvallerden düşüyordu fırçalar lodoslar kıyısına iklim iklim krizleri tutuyordu bir kızıl şimşek ısı-rığı yüreğin buzulları erirken tümleniyor evrim ve duyum gönenç sunan inti-hâlim büyükada faytonuyla tırıs çekiyor müze pera’ya bileğinden kavramıştı madalyasız heykel heykel salıncaklar/canlanıyor kolombiya iç savaşında ! ve ölü karıncalar görünüyor yuva’sızısında hem göç yollarında ve hepsi insan ruhuyla ’’doğduğumuzu düşünmeyi unutuyoruz’’ diyor Gomez Barros şiir zamanlı duvarları beynimi çınlattı öz sanatıyla ve kalemler birleşti bir kelâmda ’Harika’ ... |
Zamanla neler yok olmadı ki, nerede o tarih kokan eski illerimiz. Bursa da öyle
Beton yığınlarından toprak nefes almaz oldu. Bakir ovalarımız birer birer katlediliyor yazık ki...
Harikaydı... Saygımla.