AKŞAMIN IŞIKLARI
Bu kez sert esti rüzgar, hava bir hayli soğuk!
Tipiye dönüştükçe karlar serseri tozar. Titreştikçe bedenler nefes boğuk, ses boğuk, Ne tuhaf ki yüreğim hala karlarda gezer. Bütün ışıklarını yakıyorum akşamın; Hala aydınlanmıyor içimdeki karanlık! Esiri olmuş yürek ayrılığın ve gamın; Ölüm dediğin ne ki, bir nefeslik, bir anlık! Buluttan yuvarlandık, şimşekle yere düştük; Her yolu aşka giden dört yol kavşağındayız. Çaresizlik içinde kendimizle dövüştük; Ters yollarda yürüdük ayrılık dağındayız. Gözlerinden fırlayan her bir nazar okundan; Aşk revan içindeyim, göğsümü ateş bastı. Gönül şaşkın, dil suskun ayrılığın şokundan; Us, gönül kalesine isyan bayrağı astı. Yüreğinde zamanı oyala dur Coşari; Sönmekte olan ateş üşütür korkumuzu. Dönmeyecek olanı kovala dur Coşari; Hüzünler kaplamışken bizim son şarkımızı 07.09.2019 Samsun İbrahim COŞAR |