Şimdi Seni Sevmek Bu Da Bir İntihar Biçimidir
Biraz uzun tutacağım, özür diliyorum.
En başından başlayalım. Çocuktuk... Zamanın su misalini unutmuştuk Yahut hiç bilmiyorduk. Ben suya doyumsuz bir fesleğendim, Her gören merak ederdi beni, gizlendim. Bir gün bir dağ başında, hislendim... Güzelliğim dokunmalarda gizliydi. Saçımı okşar gibi, yapraklarımdan geçerdi parmakların O zamanlar sevilmeyi bile sevmezdim... Sen umarsızca havalanmış bir uçurtma Korkuyordum takılacaksın bir kavak ağacına. Uçardın, durma... Sen uçtukça dökülürdü yapraklarım Sana iyi gelen rüzgar Beni vurur geçerdi, sorma... Bir gün bir yağmur, bir yağmur Okyanuslar göğe taşınmıştı Sen yine içinden Yağmurun kokusunu överdin Hayır hayır sevgilim! Yağmurun kokusu değildi bu, toprağa haksızlık ettin... Sonra bir gün bir kavak ağacı Takıldın. Neden sonra bilmiyorum Şimdi daha kahkahalı sancılarım, Korkarım, kaybediyorum... Yine malum bir gece Omuzumda bir el, nazikçe Dedin ki "yüklerimizi paylaşalım, Biliyorum yok olmaz, azalmaz" Sus dedim. Sus. Ayrılık paylaşılmaz... Öfken geçmeyecek yalnız, Beni suçlama. Anlatamadım ama senin eski acıların Yeni değildir bana. Ben bir limanım, sığınağın Sen gemi, gidecek yerin yok. Benim de senden başka gele... Aaah! Gidenim yok... Yılgınım. Biraz asi biraz kararsız. Taş kesildim. Zararsız... Umudum da bitti. Ne hevesim kaldı ne sevincim Ne de kederim. Söylesene sevgilim Bu ölümün ayak sesi midir? Şimdi seni sevmek, Bu da bir intihar biçimidir. Efruz Merve YILDIRIM |