bir fecri kazıp vakti sabaha koşan yıldızların ötelere akar bedbin,bitkin hayalleri bir çok iz kalır alınlarda birde gözleri mesken tutmuş taze uykular
semaya açılan gönüllerin son rotasına başlar yolculuk batini bambaşka bir iklimin kollarında son bulur elhamdülillah mertebesine şahlanır zikirlerin zindelikleri sağanak sağanak boşalır avuçların en ortasına inanmış yüreklerin tam merkezine bir o kadar his
her nefeste binlerce hu nağmesi gizli saklı lütufların tecellileriyle tüten öyle farklı bir hava ki ancak bu kadar imrendirici olabilir . Allah’a davet eden o şefkatli seslere,aşk olsun
*
inleyen gönüllerde nurani bir içtenlik imanın altın zevkleriyle beslenmiş bir letafet bir mürüvvet çağlar, bir büyü hissedilir o anlamlı tavırlardan o şaheser endamlardan her seferinde bütün tazeliğiyle
bin bir umudu muştulayan ahenkler barındırır cemreleri yepyeni baharlar uyanır sinelerde kalbin bir köşesinde sessiz sessiz uyuyan aşk-u şevk kevn-ü mekanlarına dağılır o ilahi parıltılar
abid uykusunda rüyaya dalıp çıkar menzillere aşk şarabı içen bir güvercin gibi uçar cennet mevsimi mekanlara mahyalardan hatıra bırakılır her geceye vuslat vadilerine heyecanlar yayılır yüzü koyun
deniz üstünde secdeye kapanır sökmüş şafaklar bir yıldız da ne kadar izbe huy varsa hepsi o vakit kızıldeniz ikiye bölünür örümcekler ağ örer hıraya ateş gül bahçesine dönüşür
işte o zaman bir kadın çağlara bedel olur münzevi bir hasırın kucağında çileyi cennet gösterirken ebedi vuslat ile asalete nikahlanır Meryem firdevsten nur sıçratacak kadar gerçek cezbelerle
*
ulvi muştular fısıldanır müminlerin kulağına dokuz kat makamların gök kubbesine yükselir varılır bir anın ötelerdeki haz denizine açar hülyalara akan güzellikte şevk-i naz
patlamış bir ışık şelalesi halinde kıvılcımlar saçar hemen her yerde her mekanda derin bir büyü rengarenk uhrevi hazlar süzülür semalardan ışık tufanı doğurur en nurlu geceler
müşahit bekleyen revh-u reyhan yüreklerin duygularına kase kase ilahi şerbetler içirilir ruhun sonsuzluk iştiyakı ebet arasında bir perde fecrin doğuşuna kadar her yer renklerle tüllenir her an, aydınlığın ayrı bir boyutuyla
*
bir kuşluk vakti açılmıştır gayrı hançeresi göğümün hayaller arasında düş kovalamaktan yorgun düşüp aks eder istikbalin en hoş ikramı sevap huzmeleri bir susamışlık içinde o cennet iklimlerine,aşk olsun
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ateş gül bahçesine dönüşür şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ateş gül bahçesine dönüşür şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
deniz üstünde secdeye kapanır sökmüş şafaklar bir yıldız da ne kadar izbe huy varsa hepsi o vakit kızıldeniz ikiye bölünür örümcekler ağ örer hıraya ateş gül bahçesine dönüşür
Güzel bir günde bu güzel şiiri yazan şairimi KUTLUYORUM...
selamlar ve saygılar