KARDELENŞiirin hikayesini görmek için tıklayın BİRAZCIK KARDELEN ÇİÇEĞİNDEN BAHSEDELİM
Boynunu bükmesiyle bilinen bir çiçek türüdür,kardelen çiçeği. Kışın lapa lapa yağan kar tanelerinin doldurduğu toprağın altından çıkıp gösterir yüzünü. Rengi de tıpkı kar gibi bembeyazdır. Aralarında hafif yeşillikler bulunmaktadır. Adeta nakış gibi işlenmiş yeşillikler… Kardelen çiçeğinin pek çok anlamı vardır. Kış aylarında açan bu özel çiçeğin anlamlarını, özelliklerini ve bakımını öğrenmek için yazımızı okumanız yeterli… Kardelen çiçeği, pek çok çiçeğin aksine kış aylarında açması sebebiyle özeldir. Bu sebeple, hediye edilen kişiye ‘sen özelsin’ mesajı vermektedir. Ayrıca kardelen çiçeği boynunun bükük olması sebebiyle de hediye edilen kişiye ‘boynum kıldan ince, senden gelen her şeye razıyım’ anlamı verdiği düşünülmektedir. Kardelen çiçeği, güneşi sevmez ve güneşin kendini yakacağı düşüncesiyle boynunu hep bükülmüş halde tutar. Karın yağmasını sabırla beklemesi ve bu kokuyu aldığında toprağın altından çıkması sebebiyle kardelen çiçeği sabrın ve fedakarlığın da sembolü olmuştur. Bir kış masalı olarak tanımlayabileceğimiz kardelenler, karın altında dahi çiçek açabiliyor olmasıyla pek çok botanik bilimcinin ilgisini çekmiş ve araştırmalara konu olmuştur. Kışın lapa lapa yağan kar tanelerinin doldurduğu toprağın altından çıkıp gösterir yüzünü. Rengi de tıpkı kar gibi bembeyazdır. Aralarında hafif yeşillikler bulunmaktadır. Adeta nakış gibi işlenmiş yeşillikler… ***** "Doğadaki pek çok bitki gibi kardelen çiçeği de tabiat ananın bize verdiği büyük bir hediyedir. Çiçeğin toprak üstünde kalan kısmının kalp, mide ve sindirime iyi geldiğine inanılıyor. Toprak altında kalan kısmı ise yara ve iltihapların tedavisinde kullanılıyor." Boş boş bakmak değil, görmek gerek... Görmek için de neye nasıl bakacağını bilmek gerek... Bu da baharın habercisi kardelen çiçeği’nin iki farklı yazılmış hikayesi... İLK HİKAYE: Kardelen çiçeği, etrafındakilerin dostlarının anlatımıyla güneşe aşık olur. Aslında hayatında güneşi hiç görmemiştir. Çünkü bilir ki güneşi gördüğü an canından olacaktır. Ama bu aşk içinde öyle büyür öyle büyür ki artık dayanılmaz bir hal alır ve Allah’a dua eder, bana bir defacıkta olsun güneşi görmeyi nasip et diye.... Ve bir gün dayanamaz Allah’ın huzuruna çıkar ve şöyle der; “Allahım güneşi görmem için bana izin ver.” Allah’ta ona şöyle seslenir; “Ey kardelen bilmez misin ki sen narin bir çiçeksin ve güneşle karşılaştığın an canından olabilirsin. İyi düşün sana iki gün mühlet veriyorum, ya güneş ya canın .” Kardelen yüce Rabbin huzurundan ayrılır ve düşünür. Ama içindeki güneş sevdası adeta onu içten içe kemirir. 2.günün sonunda Rabbin huzuruna çıkar ve şöyle der; “Bu aşk beni öyle büyüledi ki güneşi görmek için can atıyorum. Allah’ta ona; “Cesaretini taktir ederim ey kardelen ama bir yandan da üzülürüm, çünkü canından olacaksın.” der. Ve kardelen güneşi görmenin aşkıyla tutuşurken karın üstüne çıkmaya karar verir. Tam o beyaz karın içinden kafasını çıkardığı an güneşi görür, ama ona daha önce söylendiği gibi canından olur. Bu olay herkesin kalbinde yer eder. Herkes çocuklarına ve torunlarına bu olayı anlatır, nasihatte bulunurlar. “Eğer günün birinde aşık olursan, birini çok seversen KARDELEN gibi cesaretli ol. Eğer KARDELEN kadar cesaretin yoksa sakın aşık olma!!! İKİNCİ HİKAYE: Yıllar evvel birbirini çok seven iki çiçek varmış. Bunlardan erkek olan, sevgilisini o kadar çok seviyormuş ki; baharda açtıklarında diğer çiçeklerden onu kıskanıyormuş. Buna dayanamayan erkek çiçek baharda binlerce çiçeğin içinde açmak ve kalabalığın içinde kaybolmak yerine kışın dondurucu soğuğunda açarak canından çok sevdiği sevgilisini daha fazla görmeyi hayal etmiş .Yine bahar gelmiş, bütün çiçekler toprağı yedi renge boyamışlar. Erkek çiçek kışın kurduğu hayallerini anlatmış. Dişi çiçek sevgilisinin fikirlerini çok beğenmiş, bir daha ki sefere hiç kimsenin açmaya cesaret edemediği, kışın dondurucu soğuğunda açmak için sözleşmişler. Bahar bitmiş, yaz geçmiş, kış gelmiş. Sevgilisine kavuşma hayali ile yerinde duramayan erkek çiçek, karın bir yorgan gibi kapladığı toprağı delerek yeryüzüne çıkmış. Bembeyaz karlar içinde o renkleriyle göz kamaştıran sevgilisini aramış… Ama bulamamış . Ümidini yitiren erkek çiçek bir süre sonra üzüntüsünden boynunu eğmiş ve soğun şiddetine daha fazla dayanamamış ve hayatını kaybetmiş. İşte o günden sonra aşkı için kışın dondurucu soğuna bile aldırmadan karların içinde açan çiçeğe KARDELEN ve ona sadık kalmayıp aldatan sevgiliye HERCAİ adı verilmiş… Siz siz olun verdiğiniz sözü asla unutmayın!!!... Arkadaşlar Bu iki Öykü Alıntıdır... Derleyen;Resul Civcik. Okuyan Yüreklere bin Selam olsun. Bir Aleyküm Selâm alalım o zaman.
KARDELEN
Onbir ay beklerken karlı havayı Nefsini d/ondurur bizim Kardelen Süt beyaz teniyle güder davayı Yeşili kondurur bizim Kardelen Mümkünatı yoktur ulaşmak ona Yanlızlığa tutkun üşümez d/ona Başın öne eğer gelmeden s/ona Seveni y/andırır bizim Kardelen Lapa lapa yağan karın yoruşu Boynunu bükerken Aşk’ı soruşu Saflığı temsilen masum duruşu Seveni andırır bizim Kardelen Kırılsada gönül koymuyor dağa Duygusal denğesi uymuyor çağa Şeffaf bir güzellik doymuyor doğa Göreni bandırır bizim Kardelen Sabırı anlatır even aşığa Şifa gibi gelir seven aşığa Perdesiz mesajdır yavan aşığa Güneşi söndürür bizim Kardelen Bırakmaz zirveyi tutkusu özel Yaradan işlemiş yeşili güzel Aldırmaz ayaza koruyor gazel Resul’u k/andırır bizim Kardelen ....... 30 / 07 / 2019 Şiir;Resul Civcik - Ayrancı Karaman - |
ve dahi yazınız ona keza.. Kaleminize sağlık saygılarımla üstadım..