Zümrüdü AnkaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Başımda evladır nefsin ölümü
Helvanı pişirip kararlar bugün Görülür hesabın çağır gülünü Senide toprağa verirler bugün Beni de kefene sararlar bir gün. Ölümün gelirse bil yaratandan Mecalin kalırsa vazgeç hatandan Düşürürler seni yalan tahtından Başına toplanıp bakarlar bugün Beni de kefene sararlar bir gün. Aklımızın ziyası körelir her gün Sefası olsa da ne çıkar son gün Geliyor gidiyor kalbinde yorgun Musalla taşına yıkarlar bugün Beni de kefene sararlar bir gün. Olacağı bilmeden gidiyor hızla Hatanı anla da durmadan gazla Zamanda geçiyor günahın fazla Hazırlan mezara tıkarlar bugün Beni de kefene sararlar bir gün. Çölünde serabı çabuk unutma Bilinmez sevabın havanı atma Temizi dururken kiri de yutma Günahın kadarı yakarlar bugün Beni de kefene sararlar bir gün. Divanda kurulur herkes karılır Umutlu umutsuz duyan gerilir Yediğin içtiğin hesap verilir Amel defterini açarlar bugün Beni de kefene sararlar bir gün. İnsanları üzme sonun görülür Havalanma hesap kitap dürülür Günü vakti gelir mizan kurulur Haklıya haksıza bakarlar bugün Beni de kefene sararlar bir gün. Karaahmetim ben; yordu bakışlar Senden bana olsun kahır çıkışlar Sönmüş beklediğin bütün ışıklar Vuslât kelâmını okurlar bugün Beni de kefene sararlar bir gün.
gidilir mi umutsuz
yücelmiş bir sevda sislerin arasında patlar mı gökte yalnızlığın gök gürültüsü benimle. gün görmüş koca bir çınar gibi kollarımda çoğalıyor bütün sevinç ve acılar ses veriyor cıvıl cıvıl kuşlar üstümüzde uçup giden "yağmur kuşları" beni de alıp götürse, ıssız bir sevgi ormanına yeniden bir hayat bulsam içimde. ben ben olalı bilinmeyen acıların sevgi hamalıyız yüreğimizde çöl fırtınaları içimizde öksüz ağıtların yanımızda Yusuf kuyuların düşmeyi bekliyoruz gönüllü hemde korkusuz bir aşkla. ay halesinde hüzünle bakan gözleri gördüm yıldızların ışığına benzer bir Zühre yıldızı gibi yönümü gösteriyor umutların ötesinde vedası var. bir kardelen olmuş karlı beyaz dağlarım da bütün çiçeklere azim aşılıyor sevgi saygı ona yakışıyor defne kokulu prenslerden zeytin ağaçlarının kadim yurdundan bir çift beyaz güvercin gibi kanatlanıyor umut mavi göklerine aşkın sarmalından bir rüya gibi bakmalı her yalnızlığa, bir bedel olmalı Kaf Dağının çok uzağından Zümrüdü Anka bakışından... 19/07/2019 Antakya (Teşekkür ederim her dem.) |
Dolu, dolu dizeler, beğeniyle okudum hocam, selam ve saygılarımla..