Dil Çarptı BeniSözün kıymetinden bî haber olan Hırs ile söyleyen dil çarptı beni Saf duruşa, kırk desise bulayan Riyakâr edalı hâl çarptı beni Fersah fersah kaçtım “ben” den uzağa Niyetim halisken düştüm tuzağa Gam değildi tutulsaydım sazağa Açılan çiçektim, dal çarptı beni Sular buza kesti, sarktı saçakta Çözüldü bağları düşdü sıcakta Pişmek için konulduğum ocakta Alev, ateş değil kül çarptı beni Dönme dolap desem, döner işi bu Kayar kayganlaşır suyun taşı bu Hesaplı, hesapsız adım başı bu Sarsıp silkeleyen, el çarptı beni Döküldüm dağıldım hatır yıkmadım İbret nazarıyla, çirkin bakmadım Azıksız rehbersiz yola çıkmadım Gönlümü verdiğim yol çarptı beni Gözükara’m dağı duman bürüdü Herkes bir hesapla yola yürüdü Sevda çeken, çürüm çürüm çürüdü Sevdâsı olmayan kul çarptı beni Mehmet Gözükara Seyr ü Sefer (sh. 143) |
Niyetim halisken düştüm tuzağa
Gam değildi tutulsaydım sazağa
Açılan çiçektim, dal çarptı beni
Ben, hece şiirinin nakış nakış işlendiğinde "bizi bize "anlatacağına inananlardanım. Bu kalemin gücüne, ozanın gönlüne bağlı... Sizde bu kalem ve yürek ver. Zevkle okudum. Sağlık ve muhabbetle kalın efendim...