Şiire Durmak Bir Şafak VaktiŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Şafak oklarını atarken yeni güne, uykuya hasret gözler kan ağlar yaş yerine.
şiire durdum duygular sağır gönül yorgun olsa da şiire durdum sayfalar suskun kalem vurgun olsa da şiire durdum bir şafak vakti…!!! ah zaman aşımına uğramış çıplak sevdalar hangi ayna önünde soyundunuz ki ayaza vurdu bir çok yaşam buğusunda ıslandı güne merhabalar ve nice şarkılar şahit oldu her renk gözden süzülen sızının tuzlu sırrına of of ki of sokaklarda kesif kokusu şarabın kırılan kadehler gibi paramparça Ada karası burukluğundaki yürekler gecikmiş bir ayıklığı beklerken başıboş sarhoşluklar zor dönen dillerle haykırılıyor hüzzam makamı isyanların nakaratı çözülüyor küfrün uçkuru ve sessizlik ve yalnızlar ve yorgunlar kuruluyorlar gecenin çilingir sofrasına hem çoklar hem yoklar namussuz ayrılıklara kalkıyor kadehleri darmadağın tüm şerefeler ve yan yana düşerken eyvallahlar ya sabır çiçekleridir açan sol göğüs uçlarında başlar yine de dik haaa gök yıldız yıldız Ay her zamanki cakasını satıyor başı bir hoşlara ama neylersin ki bir türlü açmıyor siyah peçesini sema aydınlanmıyor kırılmışlıklar sönmüyor kızgın kızıllığı diş izli dudakların ve kanıyor hala morarmış gülüşler oysa bilinmez o son alınacak nefes hangi zaman diliminde bekler belki yol uzundur daha belki de henüz doğmamış bir sevginin dudakları dokunacak alnımızın ortasına kim bilir bu kez uşşak makamı şarkılarla oturulacak mutluluğun çilingir sofrasına ve güneş soyunurken tüm şehvetiyle girmek için gecenin koynuna dalgaların kıvrak dansına kalkacak belki de kadehler duygular şahlanmış yürek dörtnala bir şafak vakti bir şiire daha durulacak belki de kim bilir…!!! 19/Haziran/2008 Figen Yarar |
Kutlarım.