SON VEDA
Mezar kazıyor bir adam
Okşuyor adeta kazdığı toprakları Avuçlayarak mezarın kenarlarına Nazikçe yığıyor Selam veriyorum tereddütlü Uzun uzun bakışlarıyla kan ter içinde Nefes, nefese Mırıldayarak süzüyor tepeden tırnağa Silinecek adım diyor dünyanın kara tahtasından İçte şu zımparalanmış düz ağaca işlenecek Ruhuma da bir Fatiha… Gideceğim yalnızca Veda dahi etmeyeceğim Ağlamasınlar arkamdan Belki bir mektup dahi Bırakmayacağım Bilmeyecek kimse Son nefesimde ne söyleyeceğim Dünyalar kadardır benim Şu derin mezar kadar ancak yerim Kara toprak kadar serin Nefesim olacak kuşlar Ağıtımı dillendirecek Her seher vakti Uğrayarak Başımda ötecekler Dikenli güller bitecek toprağımda Açacak çiçekleri Kuruyarak sonbaharda Hazan kaplayacak Kuruyan gazelleri Kırmızı bir alıç meyvesinden Dökülecek toprağıma Dikenlerle yaralanmış Kan kırmızısından İşte ağır saba makamında Minareden yükselen Şu okunan ezan mıdır? Yoksa selam mıdır diyor . |
kendi varımızla var
kendimiz yok kılacağız kendimiz
ve gideceğiz bir gün
önemli olan giderken bizden geriye kalanlar...
geride güzellikler bırakacak yüreklere bin selam olsun
ne güzel yürek sesiydi
yürekten kutluyorum kardeşim