İNTİZÂR (Eski sözcüklerle)Bir mevsim-i hazândı ki, bağ perîşân, gül perîşân, Öylesi bir nâr-ı sevdâ, kor perîşân, kül perîşân... Firakıyla o cânânın,vurgun yemiş gönül bağı Hasret yakmış tüm ezhârı, gözüm fersiz, dil perîşân... Bir ümittir; tahassürle geçen demler olmaz hebâ, Belki bir gün, bir müjdeyle esiverip bâd-ı sabâ Gül kokusu gibi gelip, gülüşüyle ol dil rubâ Gamzesiyle kılıverir, o perîşân gönlü z’işân... İşte o dem, bülbül sesi sarıverir seherleri, Kuru dallar, donanırlar pembe, beyaz baharları, Bir de cânân âyân etse sinesinden güherleri, İşte o dem, dil şâd olur, fersiz kalmış gözüm rahşân... Ünal Beşkese ::::::::::::::::::::::.......... sözlük: intizar............:bekleyiş nâr-ı sevdâ...:aşk ateşi firak...............:ayrılık ezhâr.............:çiçekler dil...................gönül tahassür........:ümitsiz bekleyiş dem...............:zaman heba..............:ziyan, kayıp bâd-ı sabâ.....:sabah rüzgârı dil rübâ...........:gönül çalan gamze...........: gülümserken yanakta oluşan sevimli çukur zîşan.............:canlı ayân..............:açık, aşikâr güher...........:cevher, mücevher rahşân...........:parlak, pırıltılı |
insanın yüreğine bir şeyler anlatıyor
bir şeyler hatırlatıp yaşatıyor kutlarım