Gidiyorum deseydin eğer
Sana bağlamazdım bütün sevda umutlarını
Sorguya çekip o masum papatyaları,
İnsafsızca yolmazdım.

Gidiyorum deseydin eğer
Hiç koklanmamış güller dökerdim yollarına.
İncinmesin diye ayakların
Tül kanatlı kelebeğin kalbin de bir çiçek
Özlemini taşırcasına taşırdım seni
Gideceğin yere kadar.

Gidiyorum deseydin eğer
En güzel şiirlerle yolcu ederdim seni,
Bütün kırmızı ışıkları yeşile çevirirdim.
Gideceğin yere Geç kalmaman için
Bavulunu bile ben taşırdım ulan
sen yorulma diye
Aklım sende kalırdı Yüreğim sende yine de
kal demezdim sana. Bekletmezdim beni
beklettiğin kadar.


Gidiyorum deseydin eğer
Ölü renkler gömerdim tuallerin kalbine
Ayrılığın resmini ellerimle çizerdim
Dolunay ışıltısı saçan saçlarından kopartarak parçalardım yüreğimi

Gidiyorum deseydin eğer
Hoş geldin diye kucaklardım şu sıska yüreğimle dağ gibi hasretini
Yolun açık olsun der uğurlardım seni.
Git derdim ulan git
Sırf aklın bende kalmasın diye ağzıma gelen bütün küfürleri ederdim

Ama sana
Git...me.. Demezdim ağlamayı erteler yine de gül diye güle güle git derdim


Gidiyorum deseydin eğer içimde ki
Bütün gitme kal’ları derin bir susuşa iterdim Gidiyorum deseydin eğer
Daha sen gitmeden biterdim.

Yeni bir acının başlangıcı olmamak için
Sende
ayrılığa bile gülümserdim.
Sırf Sen bensizliğe bile gülümse diye.