Suskun Uykusuztenin hüzün kavruğu/ gözlerin hazan yanığı hangi asya’dan düşüp hangi afrika’da vuruldun ki… ..bu kadar suskunsun çığlık çığlığa ve uykusuz yağmurlu bir İstanbul senaryosunda kömür gözlerinde yitik bir can sıkıntısı/ sıcak bir ağustos yağmuru orada gözlerinde gözlerinde çadır kurmuş bir göçebenin kırık dökük ezgisi çığlıklarla sus şimdi sus hadi bırak adın tapınsın o tapınağın kavline şimdi uzat örgüsünü saçlarının orada asılmalı gün/ her sabah koynunda saklarken serseri hüznünü… Ali K. TANYILDIZ |
uzat örgüsünü saçlarının
orada asılmalı gün/ her sabah
koynunda saklarken
serseri hüznünü… ''
yavukluya bundan güzel dilek mi olurmuş...
''yağmurlu bir İstanbul senaryosunda''
yaşarken milyon ölüleri...