NASIL YAŞARIM?Geldiğimde kapıyı sen açardın. Gülen gözlerinle bana bakardın. Anne şefkatiyle öper , sarardın. Sen gidince kapandı kapılarım . Ben , ablasız nasıl yaşarım ? Son geldiğimde kapıyı açmadın. Soğuk yüzünü öptüm , uyanmadın. Gözünü açıp yüzüme bakmadın. Göklere erişti feryat figanım. Ben , ablasız nasıl yaşarım ? Beni , çocuklarımı çok severdin. Timur’a hiç söz söyletmez din. En güzel torunun Sude’dir derdin. Battı güneşim , yıkıldı dünyalarım. Ben , ablasız nasıl yaşarım ? Yoğurtlu çorbayı sevdiğimi bilirdin. Bana mısırlı çorba pişirir din. İstanbul’a gelince çağırır , yedirir din. Kime derim ? Ayşe’m , sultanım. Ben , ablasız nasıl yaşarım ? Parkta oturur pencerene bakarım. Çıkacaksın diye hayallere dalarım. Seni göremeyince yıkılır hülyalarım. Yaslandığım dağım dın , kuvvetli yarım. Ben , ablasız nasıl yaşarım ? Karnını doyururdun fakir fukaranın. Ziyaretine giderdin hasta yatanın. Dobracıydın ablam , yoktu yalanın. Mekânın Cennet olsun sultanım. Ben , ablasız nasıl yaşarım ? |
mekânı cennet olsun. Allah'ım böyle sevgileri cennetiyle buluşturup
ödüllendirsin bir gün der, tebrik ederim. Selam ve saygılar.