RabiaEvinin duvarları ağaçtandır Uçuk sökük kümedir Zikr ediyor evinin yarı çürük duvarları akşam sabah sabah akşam Rabianın dili söze varmayanda Bakışları direnmiş ağaç çürüklerinin bir kırıntısına Dayanmış zamanın sonsuzluğuna, sükutun ilmesine Açıyor açıyor kapılarını sırri mübinin Susmuş sözleri zikrin dalgalarında hal hal makam tutunca Açılıyor kilidi su olan damların ağzı Yahu Şu kümenin duvarları seslerin mengenesinde Sıkılıp sıkılıp bir Hu oldu Dilinin üstünde Rabianın şeker oldu, *gend oldu, Bu sözün ceddine, gaddine Rabia beher oldu, bend oldu Geyim oldu, et oldu, can oldu Rabia bu sözün nefsine Sönmüyor güneşin ardınca Çapmıyor canın acı kılıca İki göz bir dili kalınca Uzuyor zikri Rabianın Yahu Zaman geçmişe şimdiye bölünmekten uzak Gece gündüz bebeğinin gilesinde Zikrin selinde Elinde Tesbihin dağılmış taneleri Aşıp taşıyor avucunda çözülmüş sırlar Yahu Kıdem kıdem gidem gelem Tesbih taneleri üzerinde Aram aram varam varam Rabianın kümesine . *Gend-çay içmek için şeker |