YOKLUĞUN ÖLÜM GÜLÜMBilmiyorum yokluğunu ne yapsam Hangi ateşte yaksam, hangi suda boğsam Karakola ihbar mı etsem Ayağına taş bağlayıp hisar’ à mı atsam Akşamları daha çok üstüme geliyor Hele perdeler çekilip, Işıklar sönünce Ecel ecel ter dökerim alnımdan yanaklarıma Sonra isyanlara gömülür yüreğim Tutarım yokluğunun kolundan Uçurumlara sürüklerim Kurşuna dizerim çoğu zaman Her vurduğumda devleşiyor karşımda Yokluğun zulüm, Yokluğun ölüm GÜLÜM BEŞİR ÇİTAK |