ULAN ÖLÜYORUM ALLAHIN CEZASI!

Anlatacağım her şeyi.
Bir adam vardı.
Benimle çocuklaşmayı bırakan bir adam.
Varlığıma sarılmayı terk eden bir adam.
Susuzluğumun dudaklarını çatlatan bir adam.
Nerde ?
Kimle?
Ne yapıyor ?
Bilmediğim bir adam.

Özledikçe onu,
bulanıklaşıyor her şey birden
Sustum bir süre.
Yok gibiyim.
Yok olmuş gibi.
Hiç mi olamayız mutlu?
Hiç mi gelmez?
Hep mi giderler ?
Yokluğu buz kesiği yüreğimde.
Yokluğu miyadını dolduran aşk.
Yokluğu gülüşlerimin dar ağacı.

Bir adam vardı.
Canımı parca pinçik eden bir adam.
Allak bullak kavuşmalarda yolumu saptıran bir adam.
Göz kapaklarımdan beni öpmeyi terk eden.
Gece kondu düşlerin cam kenarı kadını haline sokan.

Bir adam vardı.
Fazla doz hasretten beni öldüren bir adam.
Gidişinin soguklarında dişlerimi titreten bir adam.
Güçlü değilim ben...Yapamıyorum .
Bırakın çırılçıplak yatayım toprağın içinde.
Bırakın soldu zaten gül dallarımın yeşil renkleri.
Saplandı bir kazık anılarımın merkezine.

Birden evin kapısı açıldı, gelen o değil.
Saçlarımı alagarson kestirdim okşayan o değil.
Yemek yerken onu izleyeceğim günler yakın değil.
Yeni aldığım rujun rengi hiç mi hiç mutlu değil.

Yoldan geçen arabalar beynimi zonklatıyor.
Yeni yemeklerin tadına bakmak zevk vermiyor.
Yeni arkadaslar edinmek bana iyi gelmiyor.
Kalbime tekme atıldı canım çok yanıyor.
Sürekli düşe düşe ne kadar kalkabilirim bilmiyorum.
Ne oldu bize hiç mi hiç bilmiyorum.

Ölüyorum..
Kemiklerimi kıran,nefesimi daraltan bu aşkta ölüyorum.
Arasam
’’Ölüyorum Ulan Allah’ın Cezası ’ desem
’’Bir Sezen Aksu parçası olamadık seninle ’ desem
’’Parmak uçlarım sigara kokusu oldu,boğuluyorum ’’ desem
’’sahi...özlüyor musun beni’’ desem.
Hele birde
’’bu nasıl gitmek Allah’ın kahrettiği ’’ desem.

Duymuyor.
Duymayacak.
Umursamayacak.
Bekleyişin düğümleri hep boğazımda kalacak.
Ona çıkan tüm yollar git gide tıkanacak.
Öyle bir acı ki...
Acın bile güzel senin... ARZU GÜNAL/ LİLİTH