5
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1973
Okunma

ARZUHÂL
Âdem’in alnını, ak eder nuru
Suret-i Yusuf’ta gezen çehredir
İbrahim soyunun kutlu zuhuru
Âlem-i insanda en pak Zühre’dir
Yerin Muhammed’i, göğün Ahmed’i
Nur-u silsilenin ak risalesi
Ezelden ebede Rabb’in rahmeti
Her iki cihanın parlak şulesi
Gözleri çağ açıp, çağlar kapatır
Lebleri “İkra” der kirpik “İnşirah”
Muhabbet visale secde ıslatır
Hira’dan doğarken o mutlu sabah
Şifadır bakışı bin bir asıra
İsmine dokunan dudak şen olur
Ölüme pervane eden o sırra
Yürek iman eder kor gülşen olur
Didarı ümmetin Zülfikār’ıdır
Kelam-ı ezelin icmâli O’dur
Varlığı âlemin iftiharıdır.
Uhrevî menzilin ikbali O’dur
Hurma kütüğünü ağlatan firak
Muhabbet sırrında susar lâl olur
“İsra”’nın içinden iner bir Burak
Huzur-ı Cemal’e arzuhâl olur
Gecenin üstünde yürür sevgili
Açılır yolunda göğün gerdanı
Mirac-ı mahremi görür sevgili
Acziyete ağlar aşkın imanı
Makam-ı Mahmud’un dilinde virdi
Mahşerde sancağın kula necattır
Düşlerin düşünden kalplere girdi
Mısraya teşrifin bile murattır
Sevgili; methinde nakıstır kelâm
İsminin harfine âşıklar vardır
Bütün zamanlardan Salatü selam
Sana ümmet olmak bir iftihardır
5.0
100% (15)