Hayrola patlıcan dostum,
alınamaz olmuşsun,
satılıyorsun tane,
enflasyonmu geldi ne?

Günaydın kuru fasulye,
pilavın baş tanesi,
hasret kaldık yemeğe,
hoşafın efsanesi.

N’aber tatlım,
yeşil-sivri-dolma biber?
Senden gerdanlık yaptım
vede boynuma taktım,
altınmısın birader?

Selam sana bakla ve bamya!
Bu gidiş ve fiatla
eskiyi aratacaksın,
müşterisiz kalacaksın.

Hayrola sarımsak-soğan,
fiatına yetişilmiyor.
Adalet ve Kalkınma’dan doğan,
zengin oldu seni soyan !


Nasılsın kıyma dostum,
çoktandır yemekte yoksun?
Millet Meclisi Kantini’nde
yalnızca vekillerime toksun!

Hay pırasa, hallo karnıbahar!
Bir sözümde size var;
"- Yine
bu seçimde de benim oyum sizlere!"
-bir türlü uyanamadı hıyar-

İyi günler şeker pancarı!
-yada doğal kimyasız şeker-
Biz gemicikler aldı-alalı,
fabrikan bile kalmadı,
acıyı köylü çeker.

Finduk, misur koçani ve Karadeniz’lu çay,
haçen ne eden sen
Hemşehrin seni satmış vay?
Onuda aldatmış-mış gülen!

"Reiz,(*)
bahçelerde kereviz,
biz kerizi sevmeyiz!
Sen ne dersen biz
mutlaka ’olur!’ deriz;
"- Karpuz kabuğu sağlıklıdır, ye!"
de,
kaplumbağayı bile
kabuğuyla yeriz,
Reiz!"

Güle güle Türkiye,
sağlıcakla kal aslanım!
Laik ve özgürüm diye,
diplomasız kaptanın,
dümen suyundasın yine,
niye?

(*) Yana yatık/italik dizeler DİNGİL BEY 20 şiirinden aynen alınmıştır. Yukarıdaki dizeler sebze ve kıymalar için yazılmıştır. Başkalarının bir nebze bile alınmaya asla ve asla hakları yoktur.