BİR PSİKİYATR ODASINDA
ölümden korkuyordum
yastıkların ucunda çok eskilerden kalma saçlar bir otobüs camından yansıyordu şehrin tabutları bir istanbul şarkısı surların ardında kutsanmış bir baloda unutulan kadınlar vardı ölümden korkuyordum dışarda bir pastırma yazı genç kızlar okula gidiyordu tramvaylardan pipolardan dumanlar yükseliyordu ağırdan bir savaşın izleri karşımdaki duvarda oyulmuş bir mezar gibi bakışları doktorun ölümden korkuyordum ölümden korkuyordum kadın günlerinde parlayan bilezikler adına kanıyordum hayat yırtılmış takvim yapraklarından işçiler vardiya değiştiriyordu bir gece vakti bir doktor antidepresan yazıyordu leylaklara ölümden korkuyrodum ölümden korkuyordum tozlu saçlarıyla uyuyan halk tabakasında geceleri ince bir antidepresan iziydi kireç lekeleri tozlu öğleler dişlerimin arasında uzayan duvarlar vardı hayallerimin arasında ölümden korkuyordum derin bir sarhoşlukla inerken cumartesi takvimlerde hiç tanımadığım bir insan sesi bir plak çalıyor sofada inceden kendimden geçmeden önceleri akşamları ölümden korkuyordum dışarda bir pastırma yazı. |