Aşk Kınası
Nemli bir geceden kalan sevdalar şehri bu durak
O şan o şöhret o nam gönül kahpesine müstahak Elbet senin tövbenin günahı da bana hak Ufak ufak mırıldanmalarını susarak Ve neden neden bana uzak küsmelerin Hangi kırık dökük cümlelerin sorusu ki gözlerin Asırlardır aşılmayan dağlarda sır aşiyan Ve bin yıldır taş duvarlarda kahpe han Kaleme söz verse de bu sevdanın veremi Hamarat bir uyku dönerken başımda Karanlığı yarıyor düşlerinin elemi Ve kutsal bir türkünün yüze vuran haramı Aziz bir aşkın arifesinde saçıyor sakladığı günahı Tek gülüşe satıyor cehennemde ihramı Ömrüne saltanat kurduğun şu cihanın Gecesi çığırtkan gündüzü suskun aksanın Usul usul yaklaşırken özleminde ölümün Zaman sarnıcına salıncak kuruyor şirvanın Göğün rahmine doğarken ay ışığının mimarı Gözlerine ekmek için saçlarına kına yakmış baharın Mavi bulutlarda yağmuru yokluyor yeryüzünün toprağı |
Aşk bahardır, aşk başlangıçtır, aşk yaşamaktır…
Şiir yaşam biçimimizdir…