Sırlı bir öfkenin ufkunda yürüyor denizci
Salyangoz izinde yol açarak
Islıkla bir muradın peşinde koşanlar
Yordu evreni, evren yoruldu
Bir muhtıra ile hayat resminden silinenler
Tarihe vurdu mührünü
Ve aynada riyanın haramına kapılanlar
Set çekti bahçesimize
Efkarın cilasında kör bir denizci
Kıyısında ecelin umudu buldu
Suyun çınlamasında güneşe doğru
Bir ömür peşinden koştu boğazın
Galip orduların hazzıyla çakıldı en derine gemici
Uğultunun karaya ulaşmasından uzak
Torpilli bir amirin astına son bakışında düştü gözleri
Ayak bileklerinde tunç çember
Sırtında hamallığın dövmesi
Ve yüreğinde aşk yarasının isyanı
Gecenin kınından fırlayan çabayla
Minare dağları üzerine yıkılan kahır rüzgarı
Kayıp martıların süzülerek öpüşü ırmağı
Ve soluk mahreminde sevgilinin
Toprak kokusunda boğulunca yosun
Bir aldık her şeyden bin verdik her şeye