I.

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
…sükûnetin çığlığı tırmalarken kör vicdanların sağır kulaklarını
canların bağbozumunda güneş yanığı yüzlerinde sızının resmi
acının oku saplı hicrana mahkum yaralı yüreklerine
katran karası kışlar abanır gül yüzlü dileklerine

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
her gözyaşı damlası sinelerde umman olur
kana bulanmış baharların darası düşülür mevsimlerden
dolunay karanlığın girdabında çaresizdir, mahpustur
urumçi üzerine her doğan gün mukadder bir kâbustur

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
…zifiri gecelerde zincire vurulurken ayın on dördü
kahır dolu susuşlar iliklere işler bir zemheri soğuğu misali
bilinmezin şafağına ertelenir kırık dökük umutlar…
sanki mavi göklerde ağlamaktan bitap düşmüş kara bulutlar

II.

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
…barut kokulu gül bahçeleri kanla sulanırken
çocukların yüzündeki son tebessüm çoktan eskimiş
hayatın kırık kadehinden içerler acının baldıran zehrini
çölleşmiş yüreklere akıtırlar kızgın gözyaşı nehrini

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
…tankların buz gibi paletlerinde son nefesini verirken insanlık
umudu acılara katık eder o kısık kestane rengi gözlerinde
gamlı sinelere saplanır serseri, kör bir kurşun
mevlâ’m sağaltır yarasını kanadı kırık kuşun

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
bayramlık elbiselerin düşünü görür bitimsiz uykularında
ezansız minarelerden dökülürken (inşir)âhlar…
…yaşamaya aç, nefese muhtaç sinelere düşer ölümün gölgesi
nefrete galebe çalar elbet bir gün sağduyunun ülkesi

III.

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
çocukların yaralı düş(ünce)leri salınırken salıncaklarda
vuslatı ertelenenlerin düğünü var şimdi ötelerde
bir annenin gözyaşına gömülürken tarifsiz acılar…
…sonsuzluk şerbetini kana kana içer kardeşler ve bacılar

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
yaşlanmanın yasaklandığı, inkârın kol gezdiği, kıpkızıl coğrafyada
gökbayrağın gölgesinde kan düşer masmavi özgürlüğe
zulüm diyarında kör kılıçlar paslanmalı kınında
her susuş haykırışlara gebedir göklerin yangınında

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
…zulmete gömülmüş kıpkızıl intihar akşamlarında
kapkaranlık hücrelerin parmaklıklarından sızarken sabah güneşi…
…bir baba, hürriyet ateşinde ısıtır zindanlarda buz tutan ellerini
annesinin mezarında bir yetim içine akıtır gözyaşı sellerini


IV.

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
mehtabını yitirmiş gecelerde sancısı tutar tan’ın…
…ağarmak için gün sayar gümüş renkli ufuklarda
bir yetimin kanlı gözyaşı sular öksüz karanfilleri
bir titreme tutar vakitsiz koparılan gonca gülleri

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
vaveylâlar kopar sükûnetin (dim)dik yamaçlarında(n)
uykularından kovulur körpeler, bir kıyamet sabahında
efsunlu gözlerinde umarsız yarınların derin sızısı…
…simsiyah kurşun kalemlerle yazılır alın yazısı

V.

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
…masmavi göklerde salınan uçurtmalar vurulduğunda
yaşlı bir uygur’un kan sızarken bembeyaz sakallarından…
…fecir vaktinde çığlıklarla uyanır urumçi sokakları
sol yanı acıyanlar, (ş)ahit tutar zamana turuncu şafakları…

doğu türkistanlı bir çocuk ağlar yüreğimde…
günahsız bebelerin kolu bacağı budanır gök ekinler misali
küller güle dönüşür nemrutların zulüm ateşlerinde
cihan titrer bir mazlumun gözünden akan kanlı yaşlara
vicdan nasip olur mu kaskatı kesilen o ruhsuz taşlara?...


M. NİHAT MALKOÇ