Dayandık yine son gününe yılın
Dayandım yirmibir yıldır
Geceli gündüzlü çilesi yumak yumak
Aralanmayan zulmüne ayrılığın

Cennetiyle cinneti
Cehennemiyle minneti
Çıldırmaya ramak düşlerin
En yüksek geriliminden geliyorum,
Zamanda geriliyor,
Geriliyor geriliyor, geriliyorum(?)
Kopup, fırlayıp gidiyorum bir anda
Yüreğimden ateşlenmiş bir roket
Ateş topu bir gülle
Boşluğunda uzayın
Uyduca yollanıyorum sana

Öyle zaman oluyor ki
Işığında yandığımın
Issızlığında
Bir kuyruklu yıldız gibi
Hüznün ile donduğumun
Farkında bile değilim
Seni ararken
Sen olup delirdiğimin

Sen gece düşlerinin merasında
Sen camdan mekan
Saydam yüreğimin serasında
Gözümden sulanıp
Yüzüne çiy düşen gönül gülüsün

Sen gökte dolunay
Kırlarda delifişek tay
Yayıl gönül ovasında
Doyur tüm arzularını
Yeni Yılın kutlu olsun!

Tükendi tükenmez kalemler
Tükendi tükenmez sanılan elemler
Tükendi yandı söndü
Küle döndü âlemler
Sen kaldın tükenmeyen
Tükenen ömrün içinde
Gidip de dönmeyen...

Ne kaldı şunun şurasında
Bir ay sonra doğum günün;
Sevdayla büyüsün düşlerin
Çoğalsın tomurcuk güllerin
Sevdiklerin ile bir arada ol
Sağlık mutluluk para da bul

Tükenmesin ümitlerin
Yanıp sönen havai fişekler gibi
Bakıp maziye bencileyin
Pişman olma eşekler gibi.

Şaban AKTAŞ
30.12.2018- 14.36





SÖZCÜKLERİN DANSI

O an öyle bir bakış baktın bana
Ay gibi gül yüzün güneşe ayna
Kâlbimde gözlerin güneşe döndü
Bir gönül ışığı bütün cihana

Bir kıvılcım bile yakar ormanı
Gözbebeklerinde aşkın fermanı
Elin merhem her bir derdin dermanı
Aşk ile adadım kâlbimi sana!

Ölümsüz bir aşk bu sonsuza değin
İçindedir hayat gül çekirdeğin
Kabrime gül dikin bir dalın eğin
Eğin türküleri gülümden yana!

Noktalar virgüller ünlem kesmeler
Aşkın imlâsıdır bütün susmalar
Dara çekip beni güle asmalar
Sözcüklerin dansı d/ilimden yana!

Şaban Aktaş
30.12.2018





NÖRONLAR

Yapı taşları, genleri benliğimizin
Nöronlar bizim internet ağımız,
Dünyanın en yüksek hızlı
En ince dijital kablosu
Göze görünüp
Elle tutulamayan hayâl tablosu
En yüksek gerilim, içimdeki cız
Ark yapması düş tellerimin
Gözle gönül sevdası
Rüya gibisin aşkım
Sen enerjiye dönüşen
Soyut somut emir komuta zinciri
Yüzü şen, gülü şen güzel kız,
Kozası gibi ipekböceğinin
Beynimin hartdiskini ışıkla ören
Ateşböceği gözlerin
Senin ile dokundu tel tel
İlmek ilmek düşlerimin ipek ağları
Senin halin ile kaplı gönül dağları,
Yedi dağın çiçeği
Gönlümün gözbebeği
Gül yüzünde güneş gibi
Ufkumda gezinen ışıl ışıl
Kıpır kıpır yıldızlı bir çift aşk böceği...

Şaban AKTAŞ
30.12.2018 -11.25






Şaban Aktaş, yeni bir fotoğraf ekledi.
19 saat ·
GÜLÜMSEYEN ESİNTİLER :)

YAPI TAŞLARI

Kim kim,ne ne
Kim nereden bilsin
Sorar ise birisi
Ben Kim’im mi desin,
Hayır, bir, dediğine
İki yediğ’ne bakıp söylesin;
oturdu mu gediğine?!

Söyle şimdi sen nesin;
İnsansın değil mi
Ya da yediğin besin
Eti seven etçil
Otu seven otçul
Beni seven bencil;;
Tü Allah seni
Neyler’se eylesin?!

Nasıl ise küçüklüğünde
Ne yiyip geliştiyse beden
Onu istiyor büyüdüğünde
Öylece sürüp gidiyor
Beslenmede alışkanlıklar..

Yediklerin yapıtaşların!

İçten gelen esin,
Dıştan gelen besin
Rahat bırakın herkesi
Canını istediğini yesin!

Bazan peşin, bazan kart
Bazısı yumuşak bazısı sert
Bedene disiplin şart
Kim ne halt yerse yesin
Sonunda cart;
Tahtalıköye git bak
Topraktan gelen toprak
Yapraktan gelen yaprak...

Şaban AKTAŞ
30.12.2018- 00.56

Fotoğraf:Şaban AKTAŞ