Felek
Bilmem ki ahvalin, bilmem ki nesin
Şu güzel hayata zül müsün felek? Türlü türlü kahır verdiğin kesin Izdırap taşıyan sal mısın felek? Ne bir yaşam sundun ne de öldürdün Ne hoş gördün bizi ne de güldürdün Dert kattın hasrete, uyku böldürdün Ezelden ebede rol musun felek? Daha sabi iken şaştım, şaşırdım Direne direne yürek şişirdim Sabır ocağında umut pişirdim Hani, o ateşte kül müsün felek? Gece yatağım da gündüz işim de Kara bahtım gezer halen peşimde Buğulu gözlere tatlı düşüm de Tufan mı, boran mı, sel misin felek? İşledim cevheri, sildim pasını Taç yapıp başıma koydum hasını Her kaza sonucu tuttum yasını Felaket tellalı, zil misin felek? Acı çekip, sızı ile beslenen Zaman zaman, biçim biçim seslenen Nağmelerle dolup dolup hislenen Ozanın sazına tel misin felek? Turanoğlu asla medet arama Kulak veren yok ya benim narama Cerahata dönmüş gönül yarama Neşter mi, iğne mi, mil misin felek? Sadık Turan |