Onca kepazelik, onca rezalet
Senin vicdanına sığar mı bilmem.
Puşt eline geçmiş iken fazilet
Kara günde ufuk ağar mı bilmem.

Karakter sözcüğü sözlükte kaldı
Hürmet gören sarık mantığı çaldı
Ödülü, baş çeken hurafe aldı
Üst üste başka dert yığar mı bilmem.

Hani, tek vücutta o çifte yüzler
Edilmiş yeminler, bozulmuş özler
Ortada dolaşan aykırı tezler
Yarını boğazlar, boğar mı bilmem.

Cehalet kudurdu azdıkça azar
Karnından konuşur, şirretçe yazar
Sakal kız kovalar, uçkursuz gezer
Bundan büyük bela yağar mı bilmem.

Her vakayı kare kare izlerim
Kan ağlar yürekler, doldu gözlerim
Düşman kulağına kaçan sözlerim
Tırmalar ruhunu, soğar mı bilmem.

Hakikat bocalar, akıl şaşırdı
Kabarık şehvetler sabır taşırdı
Şu batıl fikirler tezat şişirdi
Bu feryat bir umut sağar mı bilmem.

Turanoğlu neler gördü ne oldu
Şeytan oruç tuttu, müritler güldü
Hukuk firar etti, adalet öldü
Memlekette güneş doğar mı bilmem.

Sadık TURAN