SEVDİM SENİSevdim seni En çokta dolunay yüzünü gün ışıması gözlerini. Yanaklarına mühür gibi kazınmış gamzelerini Bulutlu gözlerinden zemheri yağmurları gibi Boncuk boncuk inen damlaları sevdim… Kırmızı güller açardı Yangın yerine çevirirdi öptüğü yerleri dudakların En çokta kenarındaki çapkın gülüşü sevdim… Ben senin ellerini sevdim Bereketi devşiren ellerini Okşayışını bedenimi Nasıl da harlanırdı, parmakların tenime değdiğinde Soğuk kış gecelerinde... Ben senin yüreğini sevdim Ordulara, eşkıyalara direnen Boyun eğmeyen, isyanını Nasıl da taşırdın umudun bayrağını Burca dikmek için, küçük ama güçlü ellerinle… Ben senin ayaklarını sevdim teslimiyetle bana gelişini Diz çöküşünü önümde. Durmadan, yorulmadan, usanmadan deli taylar gibi koşuşunu. Dağlardan, ovalardan, Mevsimleri getirişini ellerime… Ben senin kıpkızıl öfkeni sevdim Çocuğa kıyanlara canhıraş haykırmanı birde Gözlerinin çıngısını Sesinin tınısını sevdim Kıvılcım saçan amansız öfkenle Nasıl da yangın yerine çevirirdin. Cellâtların ülkesini, ocağını, yuvasını Kıvancım olurdun kabaran yüreğimde… Ben senin duruşunu sevdim Dost meclisin de oturuşunu Kalkışını, bakışını. Hayatla dalga geçerken Göz kırpışını... Çiğdem çiçeklerini toplar gibi Umudu derleyip toplarken yüreğimde dimdik duruşunu sevdim Bağnazlığa, dünyayı karanlığa boğanlara göğsünü siper ettiğinde işte, bu benim kadınım dedim Bu benim kadınım… 26 Kasım 2018/Gömeç |
Kalemin susmasın
_________________________________Selamlar