Beni Affet Diyesim Var ÇingenemKaraladığım satırlar kadar sırtımın yüksünmeden taşıdığı gönül kafesimin yangın yüküsün suskunluğumun yıllanmış mağduruyum desem ya da bir tekmil yaşanmışlıktan kuş bakışı şikayetçi? Tabi ki salt sen değildin! günü birlik olmasan da dilimden dökülendin biraz kırgınlığım varsa da yaman özlüyorum be küçüğüm! ister çoban istersen Zühre yıldızım de nasıl olsa, ikisi de aynı kapıya çıkar! sende ’iki ara bir dere’ kalmışlığım var kendimle cebelleşmeyi sona bırakamadım keşke seni hasretimin satır aralarına yüzde yüz ilmek, ilmek işleyip, nakşetseymişim inan buna yanıyorum! Gönlümün gözünü arada bir gezdirsem de herkes sen değilmiş, çok geç anladım bir taraftan lay lay lom kimin vurduğuna giden mutluluk diğer taraftan gurur, kibrinden curcuna velhasıl bulmak zordu seni kadri bilmez dipsiz kuyularım-dan yukarı çekip! Deli doluydun, çingenem tutkulu, zilinde oynak, bastığım izlere dokunan ateşe yürürdü raksında ayakların kanımı kaynatıp parmak ucu dokunuşlarla beni de sürüklerken ardından kalbin, kalbime kim bilir kaç bin meyil! Neredeyse yarı ömrüne sirayet etmişim elbette şiirlerime ad olacaktın inceden inceye beni ’en’ler korkuturdu kırmızısına denk gelmekmiş bunun adı sigoyna’m daimi sızım bir göz kıpmasıymış seni kaybetmem şimdi ruhum raksından mustarip gönlümün kilidi kırık ahını aldıysam da eyvallah! Kime göre; Ah minel aşk bir dargındık bir barışık anmadığın, anımsamadığın kadar varsam da affet sevgili çingenem senden öncesi ve sonrasını el bile değdirmeden tufanında öyle bir yaşattın ki aşkımın diğer adıymış-sın meğer! O zamanlar bana üşümüşlüğün varken hani, dilinin de tespihi iken şimdilerde beni düşündüğünden pek emin olmasam da bakma kırılıp döküldüğümde süklüm! hala, şehla mı üzüm gözlerin Zühre yıldızım bir gün kayarsa beni anımsar mısın? Beni zerre miskal unut dersen de, şayet aklımın düş kırığı odalarında yalın ayak dolaşırken, patırtısında ah edip durma lütfen beni affet diyesim var, çingenem! |
Kalemin susmasın
_________________________________Selamlar