Afili Fail
yürüyorum.dünyanın herhangi bir mecrasında
bir maktulün koyu yüzünde katlediliyorum gibi bakıyorum yalnızlığın derin koyundan zul rüzgarı herkesi evlerine süpürmüş meydanlar susku koleksiyonunu gösterir bana ki herkes en az bir ağzını bırakmalıydı küfretmek için Amerika’ya ve kendi fahiş uykularına alın! köküne kadar indim gecenin tak’lar gördü, kukumavlar şahit hortlayan nefretimle barışmaktan tiksindim müdavimi değilim sentetik duyguların; ama acımın pazısındaki kanları silsem ipek bir aşkla bir yanım ölmeye hazır her zaman bir çiçeğin kopartılırken patlattığı çığlığı duymuyor kimse şimdi şıradan içime inen illegal masumiyet kadar geceye aşı tatmin edilmiş nedenlerin kahkahası upuzun ve keskin cırnağı ölümün çağın ümüğüne... bundan ki, müşterisi olamadık barışın bir de ferişte rolünde ihanetin afili failleri ve acının ustura parmakları çizdikçe umutlarımızı canlanmıyorsa içteki cesetlerimiz bırakalım akbabalar yesin yıldızımızı güneş giyotin gibi insin guruptan ya kendinize gelin ya da adınız kirletmesin insanlık kelimesini |