KABUSUNA UYANMAK BİR RÜYANIN
keşkelerden bir hançer
gelip saplandı geleceğime ahh dedim ahhh yüreğimin yetişemediklerine... zamanın yalpalayan adımlarıyla birşeylere geç kalmış olma sancısında uyuyakalmış düşüncelerimle sıyrılıp gerçeğinden günün kabusuna uyandım bir rüyanın; saçlarımın beyazlarına kara kalem bir ruh çiziyordum dur diyordum dur serseriliğim sandığım şey başıboş uğruna kovalandığım yarınımmış, Tanrım diyordum bir hicret akşamına düşürdüğün yolum yılların açlığına aldanmış dünüm bugünüm gitmiş kovalayıp durduğum zamanın ikindisine düşmüşüm gurbetin acısını kaldıracak kollarım yok nefesim kısıldı kesti atardamarımı beklemek sancısı yaşama tutunacak ellerim kalmadı Tanrım diyordum da ne göğün açılıyordu kapısı ne üstüme aydınlıktan çalınmış bir ışık hüzmesi kefareti mi ödenememişti gemiyi terkedişin yoksa bir yalanın bulanıklığına mı düşmüştüm ya da kabulü yoktu bugün hiçbir duanın peki yarın peki öbür gün peki sonraki gün öğütüp durduğum zamanın bana gülen bir tarafı yoktu işte son bir umut kırıntısına aldanıp Tanrım dedim ne olur bu kez istersen son ama bu kez... derken keşkelerden bir hançer gelip saplandı avuçlarıma dua dan inmeyen kabul yerine içimin acısı sokuldu düş kırığıma ah dedim ahhh bekledim ama çok... 16.11.2018 |