her öğün ayrılık
Hüzün nedeniyle kapalıyım dostlarım
Ayıplamayın beni, sorgulamayın Belirsiz bir vakte kadar arayıp sormayın Ne yapıyor ne ediyor diye meraklanmayın. Adressizim şimdilik, şifasızım; İyileşmeye isteğim yok. Kalabalığa meylim, Mutluluğa mecalim… Kendime hayrım yok, Hem başkasını n’eyleyim Gülmenize bakın siz, eğlenmenize… Yemenize, içmenize… Geri kalmayın günlük meşgalenizden Şarkılarınızı mırıldanın coşkuyla Makyajınızı yapın, tıraşınızı olun Parfümünüzü sıkın Üst başınızı güzelce giyinin Pejmürdeliğime aldırmayın lütfen Kirli sakalıma, uzamış saçlarıma Hüzünlü bakışlarıma denk gelmeyin Sitayişli sözlerime, alengirli tavırlarıma Cafcaflı yalnızlığıma kılıf uydurmayın Bulut olmuşum farz edin unutun beni Bir damla yaş olup düşünce hatırlayın Yıldız olmuşum farz edin, yok sayın beni Kayınca karanlığın içine o zaman anımsayın Siz beni hep mutlu bilin Mütebessim bir yüz Karanlık bir çift göz… Hüznüme ortak da istemiyorum, Acımı paylaşmak da. Sevincime ortak olun, O da milyonda bir, Yakalayabilirseniz Gülüşüme gülüşünüzü katın, şahit olabilirseniz Hüzün nedeniyle kapalıyım dostlarım Hiçbir izim olmayacak ortalıkta Adım dahi unutulacak, yüzüm bile İki gözüm uzak durun benden Size de bulaşmasın hüznüm Hem bana yetmiyor Size düşmez asla bir kırıntısı dahi Ziyan etmem hem ben hüznümü Afiyet içinde yaşarım Şenlik içinde Keyifle. Hiçbir nişane kalmasın benden geriye Yakılsın bir kâğıt gibi her ne kalmışsa Yırtılsın benden her hatıra, silinsin Bir insan bu kadar mı zalim olur kendisine? Bu kadar mı acımasız ve duvar? Bize her öğün ayrılıktan başka ne var? Gözyaşından… Kahırdan… |