Yaralandım
Kafesteki bir kuş gibiyim
Esir!.. Demir parmaklıklar sarmış dört bir yanımı Dar bir mekan Özgürlüğüm kısıtlanmış Sesim kısılmış Çırpınışların doruğunda Çaresizliğin koynunda Akrep ve yelkovanın köşe kapma telaşında Saniyelerin kıskacında Hedefinde kör bir kurşunun Namlusunda bir zalimin Hem de magandadan beter bir zalimin Kurşunlarının hedefi oldum Yaralandım.. Yaralıyım.. Gökyüzünün maviliğini Denizin enginliğini Yeşilin gizemini Unuttum.. Uçmayı da gömdüm karanlığa Uçamıyorum.. Bir kudret eli Herşeyin tasarrufu elinde olan Herşeyden haberdar olan Adaleti yüce olan Mazlumun ahını yerde bırakmayacak olan Acılara nigahban Türlü dertlere derman olan bir yüce güç Ancak ve ancak o yüce güç İzin verirse Kavuşmak nasip olur Yaralarımın geçeceği Mutluluktan göklere pervaz edeceğim günlere Zaman herşeyin ilacı Tevekkül kalbimin merhemi Dermanım acı da olsa beklemekte gizli Gecenin bitmesini Güneşin doğmasını Zor mu Hem de nasıl Bazı günlerimde sanki Sanki ecel şerbeti sunuluyor.. Çok şükür ki.. Az kaldı.. En azından öyle inanıyorum.. İyileşiyorum Kapı da aralanıyor yavaş yavaş.. Hazırlanıyorum ben de.. O gün.. İşte o gün.. Gökkuşağını geçeceğim Uzak diyarları mesken tutacağım Bir daha da buralara uğramayacağım Gideceğim.. Hem de arkama bir an dahi olsun bakmadan.. |