Kaçıncı Kasım
Son baharın ayazı çökmüş
Sokaklar nefesinin buğusunu çoktan silmiş camlardan Sensizliği cadde cadde sindirmiş Yalnızlığının acısını çoktan dindirmiş gibi bu şehir Oysa adım adım tanırdı seni bu yollar Sokak lambaları kararırdı yokluğunda Soğuğun vururdu ağaçlara Kururdu sensizlik Özlemin düşerdi yapraklarla Dinmiş gibi sancıları Belli ki alışmışlar Ay bile göğsünü gere gere ışık saçıyorsa Çoktan gitmiş karabulutların Kayan yıldızların eteklerinde Tek ben kalmışım yine yasına müptela Bir tek benmişim yanıp duran sonbaharla Hatrın kalmamış Acı bir kahvene şahit masalarda Ayak seslerini unutmuş kaldırımlar Unutmuş sesini unutmuş duvarlar Kırk yerden kırık kalbim kalmış yine vefalı Bİr ben kalmışım yine çekip duran cefanı Bakışların sır olup silinmiş Seni çoktan unutmuş bu şehir Bekleyenin yok Sevenin kalmamış benden başka Bir bende bitmedi özlemin Bir bende dinmiyor yasın Bilmiyorum bu kaçıncı sonbahar Bu sensiz kaçıncı Kasım... |