Yorgun yıllar
Yorgun yılların
Şöyle bir tıklatsam kapısını Yarım kalmış hesaplar çıkar karşıma Solgun yüzüyle belki Yarım yamalak Bahsedermi dünden, yada bu günden Uykusuzluktan, gözler kan çanağı Üşümüş titrek eller Yoksa zamanamı yenilmiş Biçare diller Susmuş konuşmuyor hiç eskisi gibi Vurmuyor yüzüme, yüzüme Gözlerini kaçırıyor, bakmıyor bile Alt üst olan ne varsa onardın şükür Bir daha açmamak için Yürek sesini Vur üzerine kilitleri vur Kapansın Sonsuza dek açılmasın Karanlığa mahkum Yolumu şaşırtmasın Dinsin gönül sızısı, ağlamasın Boşuna divane olup yanmasın Vardır karanlığın elbet bir sonu Kimse tükenmeden kalır sanmasın Bu günüme erdirene binlerce şükür |