İnişli çıkışlı geçerken ömrüm,
Çektiklerin yetmez, az dedi bana…
Abıhayat suyun, içerken ömrüm,
Yaşayıp gördüğün, yaz dedi bana…

Karanlığa gömme, umutlarını,
Bugünü yaşarken, düşün yarını,
Aşarken hayatın ufuklarını,
Dinle, sivrisinek saz dedi bana!

Zehir iç, namerdin suyunu içme,
Sele düş, kurduğu köprüden geçme,
Mevkisine göre, insanı seçme,
Ördeğin büyüğü, kaz dedi bana…

Hayale kapılıp, yüksekten uçma,
Cesur ol, gölgenden korkup da kaçma!
Sen sen ol, sırrını yad ele açma,
Sonra olacağı, sez dedi bana…

Sürü olma, çoban tepeden bakar,
Ateş topun tutma, elini yakar.
Unutma nehirler, denize akar;
Suya düştüğünde, yüz dedi bana…

Kargayı kendine, kılavuz etme,
Sakın ha, güvenip peşinden gitme!
Asrın hırsızları, hep yeni yetme!
Her gün dinlettiği, caz dedi bana…

Sanma her sakallı, değildir baban,
Şaşırma öz baban, olursa yaban!
Bir gün uyanırsa, uyuyan taban,
O zaman olanı, yaz dedi bana…