Yeter ki Sen Gül
Ezelden bilirim, çile-hüzünü,
Hayatımın özü, ateş ile kül. Çatma kaşlarını, asma yüzünü, Kırsınlar kalbimi, yeter ki sen gül. Nasıl bir sevdadır, düşürdü dile, Buralarda durmak, artık bana zül. Gözlerden uzakta, en hoyrat ele, Sürsünler razıyım, yeter ki sen gül. Ay değsin sulara, saçsın yakamoz, Meltemler düşürsün, alnına kâkül. Fırtınalar sallar, lakin yıkamaz, Yorsunlar gövdemi, yeter ki sen gül. Kurudu bağlarım, güllerim soldu, Acı acı öter, zâr ağlar bülbül. Biçare tabipler, başıma doldu, Yarsınlar yaramı, yeter ki sen gül. Yakarım bir damla için dünyayı, Üzülme güzelim, gözyaşını sil. En yivli oklarla gererek yayı, Vursunlar alnımdan, yeter ki sen gül. Tüketti ömrümü viran Kırıkhan, Arayıp da beni, izbelerde bul. Şayet yetişmeden, verir isem can, Sersinler toprağa, yeter ki sen gül. 19.10.2018 Muhittin Alaca |
Kalemin susmasın
________________________________Selamlar