meh-pârem…özünün direğini sır, yelkenini sınır eyle poyrazın lodosa evrilmeden suyunu gümüş, huyunu yaban eyle ırmağının sıfatını boy, sıratını da kılıç eyle inancının yolunu ipek, yeşilini kadife eyle sarhoşluğumu sen, ayıklığımı ben eyle bir yudumda olsa cennet eyle yüreğini, yüreğime yar... / aşk, sudan ateş dergahında kutsalı terk eylenmiş zemzem ahh… aşk ki, dilde ateşten hare, bir parça canda dağılan bin pâre aklım, bahçende diken başım, başım üstüne, gül kanatlı yalnız sen döksen, serpiştirsen diyorum göğe çeşmini kurağıma, toprağıma ab-ı çeşm olup yalnız bana yağar mısın bin gece, bin bir gece göz kırığından isli gönlüme şavkın sızıyor ya her gece sızdıkça, nasıl da sızlıyorum bilsen ahh… meh-pârem, atlasına nakış olduğum, kıvılcımına kor olduğum yar itikadım da sine-i tek çarem, derd-i dilimde kapanamayan tek yârem… / seni, sonsuza kadar bekleyebilir miyim bilemem sonsuza kadar sevebilir miyim söz de veremem fakat özüm, son nefesime kadar sözüm olsun ki, seni ne beklemekten ne de sevmekten asla ama asla vazgeç(e)mem… ilhanaşıcıekimikibinonsekiz |
Şiirde anlatım ve kurgu yerli yerinde…
Bahattiin KARAKOÇ’A Allah’tan rahmet diliyorum…
Huzur şiirdedir…
_______________________________Saygı ve selamlar..