bir gece uyumaz...bir de ben
birazdan gün olur
uçuşurken uyku perileri gözlerinizde düşlerinize konmuştur bütün dilekleriniz belki de sarılırsınız sımsıcak evlerinizde yatağınıza ilişmiş çiçekli nevresimleriniz üzerinde sevdiğinize…gecenize esmiştir bir ihtimal hafif rüzgarlar sizden habersiz süpürmüştür tozlarını caddelerin -de yine tükenmez pislikler- bir yanıp bir sönmüştür neon ışıkları arşınlarken sarhoş adımlar sokakları beklemiştir kaldırım taşları arsız günahları kim bilir kaç paraya satılmıştır bir beden siz rehavet içinde uykudayken uno dos tres hayat kayıyor yavaşça parmaklarımızın arasından uyku giriyor…uyku çıkıyor gün uyumuyor…gece de öyle ve bir de ben yıldızları sayıyorum bazen her aklıevvel gibi sarıyorum yaralarını karanlığın ve ay vuruyor ellerime gözlerime her düş değdiğinde …yaşlı mea culpa ağlamıyorum suskun şarkıları bağlıyorum yıldızların ucuna rakkas vuruyor bir kez daha şimşek gibi geçen anı uçurumlardan düşüyor zaman kıyıya vuruyor cesedi bir martının daha maviye kan karıştı dirilişinde saklanıyor sır var oluşunuzun yeniden yazılıyor adınız listeye günün ilk gülücüğüyle sürülüyor hayat ellerinize ardını çözemediğiniz bir dalgaya koyuyor sizi sizin için henüz söz bitmedi izninizle uyku çalar kapımı birazdan güneşle birlikte …sessizce uno dos tres mea culpa Atilla Güler |
sevgi ile