KIRIK FAL
Gönülden gönüle arı misali
Çiçeğin özünde bir damla baldım Kahvenin dibinde umut timsali Bekleyen yarini son kırık faldım.. Küreksiz açıldım korkmadan yelden Sonunu düşünmem giderse elden Engel olacakmış kabaran selden Başıboş deryada dolaşan saldım.. Sevdanın zehrini görüpte içtim Canımdan geçtimde ölümü seçtim Elimde defterim kefeni biçtim Yüreğin derdine bilmeden daldım.. Zamanın anlamı ölümden çalan Mana dehlizinde geride kalan Dökülen umutlar koparıp alan Hazan girdabında bir garip haldım.. Elimle kazdığım toprağın sesi Şahitti yıldızlar yoktu neşesi Ezelin ebetten olmaz öncesi Cenneti istedim arafta kaldım.. Gönül hırsızıyım sevgiyle doldum Kelebek ömürlü haliyle soldum Onun ellerinde kalbiyle oldum Papatya falında sevgiyi çaldım.. Sadık KARADEMİR |
aslımıza riayet etmekse ve dolup taşmaksa mevzu bahis öykündüğümüz satırlarda bir düş'e gebe kalıyoruz.
göçebe ömrün hangi durağı ise asla dönüşü olmayan bizler sadece gidiyoruz ve gidiyoruz...
sarmalında hidayetin elbette vakıfız anlamına gerçeklerin.
yüreğinize sağlık sayın Sadık Bey.
var olun.
selam ve saygılarımla...